İstanbullu lakabıyla anılan ve tarîkat kıyafetleri ve remizlerini resimlerle açıkladığı Mecmü'âtü'z-Zara'if Sandûkatü'l-Ma'arif eseriyle tanınan müellifimiz Yahyâ Agâh Efendi, 1912 senesine dek irşad faâliyetlerini sürdürmüş bir Zenbûrî şeyhidir. Tarîkatının pîri Muhammed Sadik Erzincânî (v. 1795) gibi telifata önem vermiştir.


Elinizdeki çalışma Yahyâ Âgâh Efendi'nin Usûl-i Mukâbele-i Şerîf ve Merâsim-i Usûl-i İkrár ve İlbâs isimlerindeki iki risâlesinden oluşuyor. Birinci risâlede Nakşîbendiyye, Kâdiriyye ve Zenbûriyye tarîkatlarında kelime-i tevhid, ism-i Hayy zikri, devran gibi tarîkat âyinlerinin yanı sıra muhtelif gün ve gecelere mahsus Zenbûriyye usûllerinin nasıl icrâ edildiği anlatılırken, ikincisinde bahsi geçen tarîkatların biat ve hilâfet gibi merâsimleri ele alınıyor.


"Merhum mürşid-i ekmelim 'Oğlum! Söylenmedik söz kalmamış, tutabilene aşk olsun!' derdi. Elinizdeki bu eser de bu kabildendir. Hem meydan terbiyesi hem de merâsim ve usûller açısından gayet muhtasar bir eserdir."

Tarîkatlarda Merâsimler
Tarîkatlarda Merâsimler
Aç